2 Haziran 2009 Salı

Cairn mi, o da ne?



Tırmanış sürüyor, sular tükeniyor. Yine acemice davranıp, ikişer adet küçük pet şişeyle yola çıktığımız için arada haritada görünen su kaynağını yakın olup-olmadığımızı kontrol ediyoruz. Tuğrul, komando okulu'nda 40 kiloluk çantayla durmaksızın 8 km koşabiliyormuş ama harita okuma konusunda biraz zayıf :) Kurumuş dere yatağının içinden geçerken işaretleri kaybediyoruz ama burada da üstüste dizilmiş taşlar yardımımıza koşuyor. İşaretlerin yetersiz olduğu durumlarda, daha önce bu yolu kullanmış olan yürüyüşçüler, daha sonra geleceklere yolu göstermek için taşlardan işaret yapıp, rotadan sapmanızı engelliyor. İngilizler bu taşlara Cairn demiş. Birkaç yıl önce Norveç'te Preikestolen'e tırmanırken de bunlardan görmüş ama anlam verememiştim. Kaderde bugün öğrenmek varmış. Bu arada yol boyunca yürürken "Bu taşlara Türkçe'de nasıl bir isim verilir acaba?" diye düşündüm. Aklıma "Taşyığın" geldi :) Fena değil, değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder