2 Haziran 2009 Salı

0-777 m = 3 saat

"Ulen ne zaman bitecek bu tırmanış?" diye iç geçirirken karşımıza önce asılmış çamaşırlar, ardından tavuklar, üstüne bir ev ve Ergün'le eşi çıkıveriyor. "Alınca mı burası?" diye sorunca, "Gelin, oturun!" diyorlar. Evin önündeki ağacın gölgesinde duran masa ve sandalyelere yığılıp kalıyoruz tabir-i caizse. Ben hemen çantayı kenara koyup, ayaklarımı ağacın gövdesine yaslıyorum. Geldiğimizi duyan Ramazan Dede de evden çıkıp, yanımıza iniveriyor 90 küsür yaşına rağmen. Önümüze koyulan 2.5 lt'lik pet şişedeki soğuk suyu 10 dakika içinde içiyoruz Tuğrul'la. Bi taraftan da muhabbet tabii. 777 metre yükseklikte bir tepeye ev dikip, önündeki acayip manzaralı bahçede tavuk ve keçilerle ömür geçirmek nasıldır acaba?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder