3 Nisan 2010 Cumartesi

Adrasan, where are you?




Nihâyet sağımızda sinsi sinsi bizi izleyen ince uzun bozadayı arkamızda bırakıyoruz ama bu sefer de minik bi dağa benzeyen adamız bize selam çakıyor. Parkur hâlâ aynı sertlikte devam ediyor. Yokuşları seviyorum artık çünkü inişler daha acı verici :) İçten içe sızlayan ayaklarıma üzülerek yola devam ederken tam karşımızda Adrasan Koyu beliriyor :D

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder